Aksaray gezilecek yerler bakımından tarihi güzellikleri, doğal güzellikleri ve modern yapısıyla eşsiz illerimizin başlarında yer alır. Çeşitli medeniyetleri antik çağlardan günümüze kadar yaşayan şehir halen epik yapısını korumaktadır. Bu yüzden gezmeye başladığınızda sanki zamanda bir yolculuk yapmışçasına etkilenirsiniz.
Aksaray’da gezilecek yerlerden bazıları; Ilhara Vadisi, Eğri Minare, Acem Höyük, Sümbüllü Kilise, Güzelyurt Evleri, Aksaray Zinciriye Medresesi, Nora Antik Kenti, Hasan Dağı, Aksaray Ulu Cami, Somuncu Baba Türbesi, Aziz Gregorius Kilisesi, Çanlı Kilise, Paşa Hamamı, Çatal Höyük, Saratlı yeraltı şehri, Narlı Göl, Tuz Gölü, Sultan Hanı, Manasır Vadisi, Selime Katedrali, Güvercin kayası, Bezirhane, Ziga Kaplıcaları, Aksaray Müzesi
13.yüzyılda Selçuklu Devleti hükümdarı I.Giyaseddin Keyhüsrev tarafından 1221-1236 yılları arasında yapılmıştır. Eğri Minare kırmızı tuğlalardan yapıldığı için halk tarafından Kızıl Minare adı da verilmektedir. Eğri minare yıkılma tehlikesi ile baş başa kaldığından günümüzde çelik halatlarla bağlanmıştır. Zeminden itibaren 3 farklı eğiklik tespit edildiği için minare gerçekten de eğridir. Mimarı tarafından eğik tasarlandığı görüşü hâkim olsa da belirli bir kanıt yoktur. Bir adet şerefesi ile 92 basamak merdiveni barından minare 30,6 metre yüksekliği ile göz kamaştırmaktadır.
Aksaray’ın Yeşilova kasabasında yer almakta olup 700 metre ebadı ile devasa bir yapıdır. Yapımı M.Ö.3000’e kadar uzanmaktadır. M.Ö. 18.yy. çıkan bir yangın ile bölgedeki yaşam sonlansa da M.Ö. 6.yy. dan Roma dönemine kadar tekrar belirli aralıklarla yaşam sürdü. Acemhöyük’te yapılan kazılarda Saraylar, çeşitli tabak ve çanak, çömlek, barınak, altın eşya ve fildişi yapıtları bulunmuştur. Günümüzde Aksaray’ın çehresine farklı bir bakış katan Acemhöyük tüm ihtişamıyla, medeniyetler arası bağ kurmamıza yardımcı oluyor.
Yapımı 9.yüzyıla kadar uzanan farklı uygarlıklara ev sahipliği yapmış tarihi eserlerimizdendir. Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen kilise ziyarete açıktır. Sümbüllü Kilise içerisinde, Freski barınma merkezi, mutfak, içinde naaş olmayan mezarlıklar barındırmaktadır. Bu nedenle kiliseden ziyade bir Manastır özelliği taşımaktadır.
Aksaray’ın Güzelyurt ilçesinden adını alır. İki mahalle olarak ayrılmış olup aşağı ve yukarı mahalle diye adlandırılırlar. Aşağı mahalledeki evler kaya oyması ve üstüne sonradan eklenti yapılan evlerdir. Yukarı mahalledeki evler ise 1700-1900 yılları arasında inşa edilmiştir. Bu mistik evlerde genelde kemer sistemi görülmektedir. Osmanlı Devleti zamanında burada Türkler ve Rumlar kardeşçe yaşamışlardır. Kurtuluş savaşı sonrası yapılan mübadele ile bu bölgedeki Rumlar evlerini Yunanistan’dan gelen Türklere bırakmıştır. Bölgeye yerleşen Türkler ise evlere sahip çıkıp günümüzdeki haline getirmişlerdir. Tarihi dokunun korunmasıyla birlikte ve restore çalışmaları yer yer görülmektedir. Aksaray’da Güzelyurt Evleri otel ve konaklama için gelen turistlere ev sahipliği yapıyor. Gezip görmenin yanı sıra muhakkak konaklama yaparak bu tarihi lezzet tadılmalıdır.
Karamanoğulları Beyi Yahşi Bey tarafından 1336’da yapılmıştır. Medrese 14 ayrı bölümden oluşur. Minaresi, kemerleri, mihrabı, yapımında yerel kesme taşlar ve tuğla kullanılmasıyla klasik Selçuklu yapıtlarına benzemektedir. Zinciriye Medresesi hadis, fıkıh, tefsir, edebiyat ve tıp dersleri vererek dönemin önemli ilim insanlarını yetiştirmiştir. Cemaleddin Aksaray-i bu medresenin mühim ilim insanlarındandır. 1940 yılına kadar medrese olarak hizmet veren Zinciriye Medresesi daha sonra hapishane olarak kullanılmaya başlanmıştır.1969 yılından sonra ise müze olarak konukları ağırlamaya başlamıştır. Vakfiyesi, görevlileri ve eğitim öğretim hizmetleri ile asırlarca hizmet veren medrese günümüzde akustiğini hala korumaktadır.
Nora Antik Kentinin tam olarak kuruluşu bilinmemekle birlikte M.S. 400’lü yıllar olduğu düşünülmektedir. Hasan dağının kuzeyinde yer alan yerleşim yerinde Kilise, çok sayıda ev ve askeri komuta yerleri vardır. Yıpranmış freskler dikkatleri çeken unsurlardan. Doğu Roma ve Bizans kalıntılarının ağırlıklı olduğu bölgede Hristiyanlığın hâkim olduğu açıkça görülüyor. Vadinin orta alanındaki Nora Antik Kentini ziyaret eden konuklar tarihin derinliklerinde kayboluyor.
3268 metrelik rakımıyla Aksaray’ın ikonik bir değeridir. İç Anadolu bölgesinde Erciyes Dağından sonra en yüksek rakımlı dağdır. Volkanik bir dağ olan Hasan Dağı’nın Büyük Hasan ve Küçük Hasan olmak üzere iki krateri vardır. Hasan Dağı’nın tarihte savaşlarda haberleşme için kullanılması dağın önemini artırmıştır. Etekleri meşe ormanlarıyla kaplıdır. İklimi kışları soğuk ve karlı yazları ise kuraktır. Bu özellikleri ile Hasan Dağı kayak, dağcılık, yamaç paraşütü gibi sporları yapmaya uygun olduğu gibi piknik ve seyahat için de uygundur. Dağ eteklerinde kamp yapmak isteyen konuklar için bulunmaz bir fırsatı içinde barındırır. Hasan Dağı’ndan Erciyes ve Tuz Gölü manzarası ile oksijene doyum olmadığını düşünen turistler, buradan hiç ayrılmak istemiyor.
Aksaray Müzesi 1969 yılında Zinciriye Medresesi içerisinde faaliyetlerine başlamıştır. 2006 yılında günümüzdeki konumuna taşınan müzenin 2014 yılında Kronolojik sıraya göre düzenlenmesi ile bugünkü halini almıştır. 3 katlı müzede arkeolojik kazılardan elde edilen 15639 tarihi eser sergilenmektedir. Antik çağlardan başlayarak Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine kadar uzanan tarihi dokuyu hissetmek mümkündür. Aksaray İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne bağlı olarak ziyaretlere açıktır.
Aksaray merkezi kuş bakışı görme imkânı sağlayan Aksaray Seyir Terası bölgenin yoğun ilgi gören yerlerindendir. Aksaray’ın en yüksek tepelerinden biri olan Kırkkızlar Tepesi’nde bulunan seyir terası ziyaretçilerine oldukça konfor sağlıyor. Aksaray Belediyesi tarafından yaptırılmış olup daha sonra özel bir işletmeye devredilmiştir. Temiz hava bol oksijen almak isteyenler terastaki kafe ve restoran hizmetinden de faydalanmaktadır. Bu nedenle 4 mevsim ilgi görmesiyle bölgenin can alıcı noktalarındandır.
Aksaray Saat Meydanı aslında Sultan II.Abdulhamit tarafından yapılmak istenmesine rağmen, emrinin üzerinden 140 yıl geçtikten sonra inşa edilmiştir. Öncesinde fıskiye olan noktadan fıskiyenin kaldırılmasıyla kule yerleştirilmiştir. Şehir merkezine ayrı bir renk katan saat kulesi hem zamanın önemini anlatmak hem de nirengi noktası olarak kullanılmaktadır. Uzunluğu 10 metre 60 santim olan kulenin 4 tarafında da saat ve Osmanlı Tuğrası yer almaktadır.
Somuncu Baba Türbesi, Aksaray’ın en çok ilgi gören Türbesidir. Her yıl yüzbinlerce insan bu türbeyi ziyaret edip dua etmektedir. 1331 yılında Kayseri’de dünyaya gelen Şeyh Hamid-i Veli’nin seyyid soyundan olduğu söylenmektedir. İlk tahsilini babasında almış ve daha sonrasında Şam, Tebriz ve Erbil’de ilim öğrenmeye devam etmiştir. Birçok il ve ilçeye yerleşerek ilham kaynağı olan Somuncu Baba, sırrı ortaya çıktıktan sonra farklı bölgelere geçerek orada da ilim ve irfan dağıtmaya devam etmiştir. En tanındık talebesi Hacı Bayram-ı Velidir. 1412 yılında vefat eden hocasının cenaze namazı kıldıran Hacı Bayram-ı Veli, bu bölgeye defin işlemini gerçekleştirmiştir.
Somuncu Baba Türbesi’nin içerisinde Cami, çilehane, abdesthane ve Somuncu Baba Naaş’ı bulunmaktadır. Bir başka rivayete göre ise naaşı Malatya’da olduğu söylenmektedir. Somuncu Baba Aşkın Sırrı filmi ile de Somuncu Baba Şeyh Hamid-i Veli’ye ışık tutulmaya çalışılmıştır.
Aksaray’ın doğal güzellikleri bölgenin yapısından dolayı su yolları ve yeşilliklerle doludur. Aksaray aynı zamanda Tuz golünün bir kısmını il sınırları içerisinde barındırır. Tuz golü Türkiye’nin ikinci büyük gölüdür. Suların yeraltına süzülmesiyle oluşan gölün bembeyaz görüntüsü seyyahlara huzur vermiştir. Tuz Gölü’nde vakit geçirenler, gölün en derin yeri 1,5 metre olması sebebiyle ayakkabılarını çıkararak gölün üzerinde yürümeyi tercih ediyorlar. Göldeki Tuzun ayaklarda egzama ve mantar gibi hastalıklara iyi geldiği bilinmektedir. Türkiye tuz ihtiyacının %40’ını bu gölden karşılamaktadır. Acıgöl’de yine bölgedeki göllerdendir. Volkanik bir göl olduğu için çeşitli hastalıklara iyi gelmektedir. Sıcaklığı 65 dereceye kadar çıkabilmekte olup termal göl kapsamındadır. Ihlara vadisi de Aksaray’ın doğal güzellikleri arasında. Birçok yerli ve yabancı turistin gözdesi olan vadi görmek isteyenleri büyülemektedir. Güzelyurt ilçesinin Yaprakhisar köyünde Ihlara Vadisi içerisinde Ziga kaplıcaları da bölgeye doğal güzelliğini sunarken, misafirlerine de şifa dağıtıyor.
Aksaray merkez, şehrin eski bir yerleşim yeri olduğundan dolayı tarihi binalar ve müzeler için oldukça uygundur. Çok sayıda parkı da içeren şehir merkezinde başlıca gezilecek yerler;
• Zinciriye medresesi
• Eğri Minare (Kızıl Minare)
• Aksaray Ulu Cami
• Aksaray Müzesi
• Aksaray Seyir Terası
• Saat Meydanı
• Somuncu Baba Türbesi
• Fatih Parkı
Şehrin düzenli yapısında, piknik faaliyeti gerçekleştirmek için piknik alanlarına özel olarak yer verilmiş ve her türlü ihtiyacı karşılayacak şekilde tasarlanmıştır. Aksaray piknik yerleri, bölgenin yapısından dolayı zengindir. Aile ve arkadaşlarınızla güvenle vakit geçirebileceğiniz başlıca piknik alanlarını sıralayacak olursak; Kılıçarslan Piknik Alanı, Hasan Dağı, Selime Tabiat Parkı, Gücünkaya Piknik alanı, Akin mesire alanı, Genç Osman Parkı, Nora Piknik Alanı, Ihlara vadisi kamp alanı, Narlıgöl Krater Gölü, Balıklı Göl,Yaprakhisar Piknik alanı
ve gelen kutusunda yeni reklamlar alın